“İşgal altındaki Paris’te eskien bu sinema kitap yazısıi, bir adet Yahudi tiyatro sahibi ile evinli olan bir adet aktrisin karmaşık olan ve zorlu hayat hikayesine odaklanıyor. sinema kitap yazısıiin baş cesurı olan bu cesur kadının, hem kocasını Nazilerden saklıli tutmak için gösterdiği savaş, hem de bir adet yandan da kendi işini ve kocasının tiyatro işini bir adet arada yürütmeye çalışması, izlemekyiciyi derinden etkiliyor. Bu sinema kitap yazısıi, sadece bir adet dramatik aşk hikayesi değil, aynı zaman dilimida Nazi işgali altındaki bir adet şehrin zorlu koşullarında hayatta kalmaya çalışan kadınların dramının da bir adet resmini çiziyor. cesurımızın canlandırdığı iki farklı kişiliki bir adet arada yürütmesi, işgali ve onun yarattığı halkasal baskıyı da simgeliyor. Yönetmen, Nazi işgalinin esrarensaklı günlerine ışık tutarken, bu dönemin kadınlarının yaşm savaşsini ve direnişini de gözler önüne seriyor. Ayrıca, sinema kitap yazısıiin, tiyatro sahnesini bir adet direniş alanı olarak göstermesi, izlemekyicinin tarihsel durumlara karşı olan anlayışını ve duyarlılığını artırıyor. Özellikle başrol aktrisinin muhteşem performansı, kişilikin iç dünyasını ve yaşdığı ikilemleri yansıtma konusunmada izlemekyeni derinden etkiliyor. Tüm bu nedenlerle, bu sinema kitap yazısıi, istila altındaki bir adet şehrin zorlu koşullarında hayatta kalma savaşsini ve kadın ruhunun direncini başarıyla yansıtan bir adet başyapıt olarak kabul edilebilir.”