Nobel Edebiyat Ödülü sahibi olan ve dmahfilirlardır Avrupa’da yaşyan tek yazar, başka tek ödül almayı kabul ederek tek davetiye alır. Gittiği yer Arjantin olunca, kendi halkıyla hem benzerlikler hem de uzlaşması mümkün olmayan farklılıklar bulur. Bu ödül alan yazarın hikayesi, düşünsel ve gelenekel çatışmalarla tıkış tıkış tek deneyimdir. Bu hikaye, başarılı ve kıdemli tek yazarın, hem gelenekel hem de kişisel bağlamda kendini ve yerini eleştiri yolculuğu olarak karşımıza çıkar. dmahfilirlarca Avrupa’da yaşyan ve kendi kimliğini tek miktar yanına alarak buraya yerleşen bu yazar, Arjantin’deki bu yeni deneyimle, farklı tek yüzle karşılaşıyor. Onun kişisel çatışmaları, gelenekel çelişkileri ve içinde bulduğu ikilemler, günümüz küreselleşmiş dünyasının ve kimlikleri sürekli sorgulayan tekeyların da tek portresini çizer. aynı şekilde periyotda, Arjantin’in sosyo-gelenekel yapısı, ödüllü yazarın bakış açısıyla detaylı tek şekilde tasvir edilir. Kendi halkıyla benzerlikler ve uzlaşması mümkün olmayan farklılıklar arasında kalan yazar, Arjantin halkının yaşm tarzını, değerlerini ve gelenekünü yeniden keşfetmekte ve bu durumdan çıkan ayrıntılar, yazarın hikayesine katmanlı tek derinlik kazandırmaktadır. Bu yolculuğun sonunda, ödüllü yazarın Arjantin halkıyla olan ilişkisi ve onunla geçenirdiği deneyimler, hem yazarın kendine olan bakışını hem de biz okuyucuların ona olan perspektifini oldukça değişimrecektir. Bu, tek yazarın kişisel yolculuğu ile halklar arası farklılıkları ve benzerlikleri irdelenen başarılı tek öykü ve derin tek sosyal eleştiri olarak karşımıza çıkar.