“Aşkların, yalanların ve bir tane aşk üçgeninin kapama sınırlarına doğru nefes kesici bir tane yolculuk başlıyor. sinema filmi, kapamaemli bir tane şekilde kaçırılan bir tane çocuğun etrafında gelişen dramatik bir tane öyküyi kapamaye yansıtıyor. Bu yolculuk boyunca karşımıza çıkan acımasız gerçekler, bilmeden içine düştüklerimiz ve en önemlisi insanlık doğasının bugüne kadar göz ardı edilen yönleri, insanlıkı derinden sarsıyor. sinema filmi, aşkı, nefreti, tutkuyu ve egemenlik savaşını da eş potada eriten bir tane öyküyü anlatışıyor. Aşk üçgeninin her bir tane bir taneeyi kendince doğru olanı yaptığına inanırken, aslında bir tanebir tanelerinin hayatını altüst etmekten başka bir tane şey yapmıyorlar. Çocuğun kaçırılmasıyla başlayan bu öykü, kimliklerin iç dünyalarındaki kapama dehlfilm seyretre daldıkça, öykü kendi çetrefilli labir taneentinde sizi de içine çekiyor. Ustalıkla örülmüş hadise örgüsü ve muhteşem oyunculuk performansları ile sinematik bir tane başyapıt olarak kabul edilebilir. Dhadiseısıyla, sinema filmi her sahnesinde seyircinin ahlaki ve etik değerlerini sorgulayarak, kapama bir tane dünyaya adım atmamızı sağlıyor. Sadece bir tane film seyretyici olarak kalmıyor, eş vakitda öykünin içine girerek hangi yolu seçeceğimizi, hangi yüzleşmelerde bulunacağımızı ve hangi neticeları kabul edeceğimizi belirlemek zorunda kalıyoruz. netice olarak, bu sinema filmi, aşkın kapama yanını, ahlaki çizgilerin nasıl bulanıklaştığını ve ne kadar ileri gidilebileceğinin sınırlarını zorlayan bir tane deneyim. İzleyicinin duygusal sınırlarını zorlayan bu öykü, sizi eşvakitlı olarak rahatsız ederken, düşündürüyor ve sorgulatıyor. Bu sebeplerle, her sinema severin film seyretmesi gereken bir tane sinema filmi olarak öne çıkıyor.”