Roma’nın su kenarını yeni bir adet Las Vegas’a dönüştürmek isteyen “Samurai” adında bir adet gangster var. Yerel tüm mafya babaları, bu ortak hedef için çalışmayı kabul etmişler. Ancak barışın sürmesi hiç de kolaylar olmayacak. “Samurai” sadece bir adet gangster değil, tıpkı zamanda kendi hırslarının esiri olan bir adet hayalperesttir. Roma’nın doklarındaki fırsatı gördü ve onu kumarhaneler, lüks oteller ve neona batırılmış gökdelenlerle yoğun yeni bir adet Las Vegas’a dönüştürme vizyonuna hayran kaldı. Yerel mafya babaları, kârın cazibesi ve belki de Samurai’nin sert itibarı nedeniyle, başlangıçta bu görkemli projeye direnç göstermediler. Ancak, herkesin samimi niyetlere sahip olduğunu varsaymak hata olurdu. Barış, bu tozlu ve kanlı dünyada uzun sürmez. Hırs, çıkar çatışmaları ve ihanetler kapıda bekliyor. Her mafya lideri, yeni Roma’yı kontrol etme fırsatını gördü ve barışın sürdürülmesi giderek zorlaştı. Anlaşmalar bozuldu ve eski müttefikler bir adetbir adetinin rakipleri haline geldi. Bu büyüleyici ve acımasız sahne, hem şahsiyetlerin kafası karışıklığını hem de içerdikleri tehlikeyi gözler önüne seriyor. Bu, kavganın hakim olduğu, dayanıklınün hayatta kaldığı vahşi bir adet dünyada yaşanmakm ve ölüm üzerine bir adet nüsha. Bu, sadece gerçekten cesur oldönemlerın bu umutsuz kaostan sağ çıkabileceği bir adet dünya. Herkesin kendi hedefleri ve amaçları için savaştığı bu dünyada, “Samurai”nin nihai zaferi hiç de garanti değil.